200 liralık mermer için 48 bin ağaç kesilecek!

200 liralık mermer için 48 bin ağaç kesilecek!

Mermer ocağı projesi için izin verilen bölgenin bir bölümü (sağdaki yamaç ve ormanlık alan, Yusuf Yavuz arşivi)

Küresel iklim krizi kendini yakıcı biçimde hissettirirken tek bir ağacın bile önemli olduğu bu dönemde Isparta-Sütçüler’de tonu 200 TL’ye satılacak mermeri çıkarmak için 48 bin 612 ağacın kesileceği projeye ÇED Gerekli Değildir kararı verildi…

Yusuf Yavuz

Isparta’nın Sütçüler ilçesinde mermer ocaklarının yarattığı yıkıma bir yenisi daha eklenecek. Yukarı Köprüçay Havzasında, ilçeye bağlı İbişler köyü sınırlarında yaklaşık 100 hektarlık alanda mermer ocağı ruhsatı verildi. 240 dekarlık kısmında işletmeye açılması planlanan mermer ocağı için Isparta Valiliği ÇED Gerekli Değildir kararı verirken orman arazisi olan proje sahasında yaklaşık 48 bin 612 adet ağacın kesileceği belirtildi. Yukarı Köprüçay Havzası Koruma Platformundan yapılan açıklamada, bölgedeki vahşi madencilik uygulamalarına son verilmesi istenerek, “Önce baraj ve HES yıkımı yaşandı, ardından da maden şirketlerinin talanı başladı. Bölgemizde son 10 yıldır yaşananlar, cennet bir vadinin nasıl adım adım cehenneme dönüştürüldüğünün özetidir. Tek bir ağacın bile yaşamsal önemde olduğu bir dönemde 48 binin üzerinde ağacın kesilecek olması tam anlamıyla katliamdır. Bu kıyımın durdurulmasını istiyoruz” denildi.

Isparta’da Yukarı Köprüçay Havzasında yer alan İbişler köyü, Sütçüler ilçesine bağlı yerleşimlerden biri. Köprüçay’ın kollarından Kartoz Çayı ile Ayvalı Çayının birleştiği Suçatı bölgesinin güneyinde yükselen kayalık arazi, aynı zamanda karaçam, kızılçam, meşe ve ardıç ağaçlarıyla kaplı. Şakayık ve dağ karanfili gibi türlerin de yaşam alanı olan bölge onlarca bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Bölge aynı zamanda doğa korumada öncelikli alanlardan biri olan Köprüçay Vadisi Önemli Doğa Alanı (ÖDA) ile Dedegöl Dağları Önemli Doğa Alanı’nın kesişme noktasında yer alıyor.

Yukarı Köprüçay Havzasından bir görünüm. Karşıda, soldaki kayalık bölge mermer ocağı ruhsatı verilen arazinin bir kısmını kapsıyor. (Yusuf Yavuz arşivi)

ÖNCE BARAJ VE HES GELDİ ARDINDAN VAHŞİ MADENCİLİK YAĞMASI

Antalya’da Perge ve Aspendos antik kentlerinden başlayıp, Isparta’nın Yalvaç ilçesindeki Pisidya Antiokheia antik kentinde son bulan 500 kilometrelik kültür rotası St. Paul Yolu’nun bir bölümü de bu bölgeden geçiyor. Ancak bölgedeki inşası 10 yıldır büyük bir yıkıma neden olan, 2016’da su tutmaya başlayan Köprüçay üzerindeki Kasımlar Barajı’nın neden olduğu çevre sorunları devam ederken bunun üzerine bir de mermerci yıkımı eklendi.

İnşasına 2012’de başlanan, 2016’da ise su tutmaya başlayan Kasımlar Barajı ve HES. Karşıda mevcut mermer ocağının vadiye yayılan tozu görülüyor. Yeni mermer ocağı projesi mevcut ocağın bitişiğinde, görünen yamaç ve ormanlık arazide açılacak. (Yusuf Yavuz arşivi)

MEVCUT MERMER OCAĞININ YANINDA YENİSİ AÇILACAK

İbişler köyü sınırlarındaki Gâvur İni Mevkii’nde yaklaşık 10 yıldır faaliyette olan mermer ocağının bitişiğindeki alanda yeni bir ocak daha açılıyor. Afyonkarahisar merkezli Şahin Kardeşler Elk. Ve Mer. San. Taah. Ve Tic. Ltd. Şti. adlı özel şirket tarafından açılması planlanan mermer ocağı için Isparta Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 7 Nisan 2021 tarihinde ÇED Gerekli Değildir kararı verildi.

Bölgede yaklaşık 10 yıldır çalışan mermer ocağına şimdi yenisi eklenecek. Projeye göre iki ayrı nokta daha çalışma sahası olarak belirlendi.

YILDA 243 BİN TON ATIK ÜRETİLECEK

Proje kapsamında ilk etapta ruhsat sahasının 24,52 hektarlık (240,5 dönüm) kısmında yılda 270 bin ton (100.000 m3) blok mermer çıkarılması planlanıyor. Bu üretimden çıkması eklenen pasa (atık-moloz) miktarı ise yılda yaklaşık 243 bin ton.

Bölgedeki mevcut mermer ocağı ilk açıldığı yıllarda. Karşıda baraj inşaatı ve yolların yarattığı tahribat görünüyor.
(Adem Çevikbaş arşivi)

ÇED RAPORU: MERMER ÇIKARMAK İÇİN 48 BİN 618 AĞAÇ KESİLECEK

Mermer ocağıyla ilgili hazırlanan proje tanıtım dosyasında (ÇED Raporu) yer verilen bilgilere göre alanın 248 bin metrekarelik kısmı orman alanında yer alıyor. Buna göre ÇED raporunda faaliyet alanında bulunan 243 bin 58 ağacın yüzde 20’sinin kesileceği öngörülerek şu bilgilere yer veriliyor: “Faaliyet alanında metrekare başına 1 ağaç yer almakta olup toplam 243.058 adet ağacın %20`si kesilecek nitelikte olup; yaklaşık 48.612 adet ağaç kesilecektir. Söz konusu faaliyet için Isparta Orman Bölge Müdürlüğünün ÇED İnceleme Değerlendirme Formuna istinaden sahada bulunan orman emvali orman izni alınmasına müteakip kesilecektir ve Orman Ürünlerinin Satış Usul ve Esasları Tebliğine göre değerlendirilecektir.”

Mermer ocağı projesi için hazırlanan ÇED raporunda, 48 bin 612 adet ağacın kesileceği kaydediliyor.

DSİ, ‘BÖLGEDEKİ HES ETKİLENİR’ DEDİ, PROJE REVİZE EDİLDİ

Mermer ocağı projesiyle ilgili görüşü sorulan DSİ 18. Bölge Müdürlüğü (Isparta), proje sahasının Kasımlar Barajı ve HES’in1kilometre mesafede, aynı projenin bir parçası olan Değirmenözü HES’in su alma yapısına (regülatör) ise 200 metre mesafede yer aldığını belirterek, yapılacak patlatma ya da titreşimli çalışmaların iki HES tesisine olumsuz etki edebileceğini bildirdi. Bunun üzerine mermer ocağı için hazırlanan proje DSİ’nin görüşleri doğrultusunda revize edildi.

Kasımlar Barajı ve HES’in baraj gölü. Karşıda daha önce açılmış olan mermer ocağı görünüyor. Yeni proje ile aynı yere bir mermer ocağı daha açılacak.

ORMAN MÜDÜRLÜĞÜNE GÖRE 48 BİN AĞACIN KESİLMESİNDE SORUN YOK

On binlerce ağacın kesileceği belirtilen mermer ocağı için görüşüne başvurulan Isparta Orman Bölge Müdürlüğü ise 15 Ekim 2020 tarihli resmi yazısında, söz konusu madencilik faaliyetinin ormancılık çalışmalarına olumsuz etkisinin bulunmadığını belirterek olumlu görüş bildirdi. 

Isparta Orman Bölge Müdürlüğü’nün, 48 binden fazla ağacın kesilmesine yol açması beklenen mermer ocağı projesinin ormancılık çalışmalarına olumsuz etkisinin bulunmadığı yönündeki resmi görüş yazısı.

ST. PAUL YOLU ROTASI İÇİN DE BİR SAKINCA GÖRÜLMEDİ

Isparta İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün St. Paul Yolu yürüyüş rotasının geçtiği bölgede bulunan mermer ocağı projesinin turizm yönünden bir sakıncası olmadığı yönünde görüş bildirmesi de dikkat çekti.

St. Paul Yolu rotası, karşıdaki yeşil açıklığın bulunduğu bölgeden Fındık Mahallesi’ne inerek Kasımlar köyüne ulaşıyor. Mermer ocağı projesi ise rotanın hemen bitişiğindeki (solundaki kayalık ve ormanlık alan) bölgede yer alıyor. (Yusuf Yavuz arşivi)

TONU 200 TL’DEN SATILACAK, YILDA 54 MİLYON GELİR BEKLENİYOR

Mermer ocağıyla ilgili proje tanıtım dosyasında yer verilen bilgilere göre alandan çıkarılacak olan mermerin blok olarak tonu 200 TL’den satılacağı belirtiliyor. Yıllık 270 bin ton üretimden ise 54 milyon TL gelir elde edilmesi hedefleniyor.

Mermer ocağı için hazırlanan proje tanıtım dosyasında yer verilen bilgilere göre yıllık 54 milyon TL gelir hedefleniyor.

‘TAM ANLAMIYLA KATLİAMDIR, BU KIYIM DURDURULSUN’

Yukarı Köprüçay Havzası Koruma Platformundan yapılan açıklamada, bölgedeki vahşi madencilik uygulamalarına son verilmesi istenerek, “Önce baraj ve HES yıkımı yaşandı, ardından da maden şirketlerinin talanı başladı. Bölgemizde son 10 yıldır yaşananlar, cennet bir vadinin nasıl adım adım cehenneme dönüştürüldüğünün özetidir. Tek bir ağacın bile yaşamsal önemde olduğu bir dönemde 48 binin üzerinde ağacın kesilecek olması tam anlamıyla katliamdır. Bu kıyımın durdurulmasını istiyoruz” denildi.

Mermer ocağı için kesilecek çam ormanı (sağda, yamaç arazi, Yusuf Yavuz arşivi)

DOĞAYA VERİLECEK ZARAR NORMAL, YETER Kİ HES’E ZARARI OLMASIN

Ruhsat sahasının olduğu bölgedeki mevcut mermer ocağından kaynaklanan tozun çevre köylerdeki yaşam kalitesini olumsuz etkilediğine işaret edilen platform açıklamasında, “Mermer ocağında kuru kesim yapılarak ÇED raporlarında taahhüt edilen çalışma yöntemleri uygulanmadığı gibi ayrıca ilgili kurumların denetimleri de yetersizdir. Tonu 200 TL’den blok olarak satılacağı belirtilen mermerden elde edilecek gelir, kesilecek tek bir ağacın ürettiği suyu ve oksijeni, tuttuğu toprağı ve tüm canlılara sağladığı yararı yerine koymaya yetmeyecek. Ayrıca ilgili kamu kurumlarının ne ormana, ne suya, ne de canlıların ve yerel halkın yaşamına yönelik bir olumsuzluk görmezken, mermer ocağı projesinin bir başka yıkım projesi olan HES yapılarına zarar vereceği yönünde görüş bildirmesini de kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Ülkemizin doğasını yıkımdan koruması gereken kurumlar, yıkıcı projeler arasındaki etkiyi ölçmekle meşguller” görüşüne yer verildi.

BU ÜLKEYE YAPILMIŞ KÖTÜLÜKLERDEN BİRİ

Yöre halkının yaşadıkları orman köylerini terk etme nedenlerinden biri olan keçi yetiştiriciliğinin orman yasakları nedeniyle baskılanması olduğuna değinilen açıklamada, “Keçilere yasaklanan ormanların iş makinelerine açılması ve on binlerce ağacın vahşi madencilik uğruna katledilmesine izin verilmesi, bu ülkeye yapılmış kötülüklerden biridir. Bir an önce bu yanlıştan dönülmesini talep ediyoruz” denildi.

***

Mermer ocağı açılmak istenen bölge zengin biyolojik çeşitliliğe sahip. Şakayıklar, bölgede doğal olarak yetişen türlerden biri, altta. Fotoğraflar: (Adem Çevikbaş arşivi)

1 Comments Kendi yorumunu ekle

  1. Mehmet TANRIKUT dedi ki:

    Bir dirhem bal için 10 çeki keçiboynuzu çiğnemeğe benziyor.

    Atılan taş, ürkütülen kurbağaya değse bâri.

    İyimser olmamız için bir sebep yok.
    2023 bir an önce gelmesin diye sabırla beklemekten başka çare yok.

    Haa, diyceksiniz ki 2023’ten sonra talan ve yağma duracak mı, bunun bir garantisi var mı? Yoksa Allah korusun gelen gideni aratacak mı?

    Bildiğim yegâne gerçek, kolay kolay düzelmez bu işler, bizde bu umursamaz, bu duyarsız, bu vurdum duymaz zihniyet var oldukça.

    Kimse mucize beklemesin, gerçekleşmiyecek pembe hayaller kurmasın.

    Beğen

Yorum bırakın